Alanya Arkeoloji Müzesi günümüzde her kentte yer alan ve “tarihi eser” statüsünde olan tüm kaynakların ve eşyaların korunmasına yönelik bir çalışmadır. Neredeyse ülkemizde bütün illerinde fazlasıyla mevcut olan müzeler ilgiyle takip edilmektedir. Müzeler bir sır ve tarihe ışık tutan bir lamba görevi görmektedir. Bu yüzden bir çok yetkili müzeleri sürekli olarak iyileştirmektedir. Hatta etkinleştirme kararı alarak sürekli olarak yapılandırmaktadır.
Arkeolojik eserlerin sergilendiği “tarihin büyük adamlarına” ithafen bulunan eşyaların sergilendiği Alanya Müzesi’de yoğun bir hayran kitlesi tarafından takip edilmektetir. Ayrıca Şehrin Kalbi ünvanını barındırmaktadır. Müze mimari bakımdan tarihi eserlerin korunmasına yönelik alınan önlemler ışığında inşa edilmiştir. Böylece geniş bir insan trafiğinin engellenmesine ve eserlerin zarar görmesine engel olunması amaçlanmıştır. Antalya başta olmak üzere il ve ilçelerdeki eserlerin depolanması ve zamanla yeni bulguların keşfedilmesiyle birlikte müze genişletilmiştir. Bugün ki halini almıştır. Müze içerisinde Urartu, Frig, Lidya başta olmak üzere tüm dönemlere ait izler bulmak mümkündür. Bu eserler Ankara Anadolu Medeniyetler Müzesi’nden getirtilerek tamamlanmıştır.
Alanya Arkeoloji Müzesi
Roma ve Selçuklu döneminde yer alan ve iki ayrı uygarlığı simgeleyen “Antik çağ gömme teknikleri ve İslami gelenekler usulünce belirtilen eserler” çok farklı bir şekilde yorumlanarak müzede muhafaza edilmektedir. Müzede çok konuşulan ve bütün turist kafileleri tarafından şaşkınlık ve hayranlık ile karşılanan “Bronz Herakles” için bile birçok turist akın akın Alanya Müzesi’ne gelmektedir. “Bronz Herakles” heykelini köylülerin tesadüf eseri bulmasıyla birlikte ünlenmiş ve namı bugünlere kadar gelmiştir. Alanya civarında yer alan ve Fenike dilindeki yazıt da müzede tarih severler ile buluşmaktadır.
Şüphesiz ki Osmanlı Tarihi’nden de izler barındıran Alanya Müzesi’nde cam, mozaik buluntularda yer almaktadır. Ayrıca Alanya Müzesi’nin dekorasyonu ve mimarisi de ayrı bir sanat eseri ve başyapıt niteliğindedir. İnsana huzur veren ve dinginlik kaynağı olan bahçesinde geçirilen birkaç dakikalık zaman ve hoş sohbetin tadı başka hiçbir yerde bulunamaz. Figürlerle konuşmak onlara dokunmak ve bütün kederi üzüntüyü müzenin içerisinde bırakıp çıkmak olağanüstü bir büyüdür. Masalsı bir güzelliğe sahip olan Alanya Müzesi günün her saati insanları ağırlamaktan büyük keyif duymaktadır. Ki kanaatimce insanların hayatlarının belirli evrelerinde bu güzellikleri görmeleri gerekmektedir.
Alanya Arkeoloji Müzesi Ulaşım ve Ziyaret Saatleri
Öncelikle kış mevsiminde şehir hayalet sessizliğine büründüğü için, Ekim – Kasım aylarınca açık kalır ve diğer kış mevsimlerinde kapalı kalmaktadır. Bunlardan başka olarak İlkbahar mevsiminde ziyaretçilerini kapılarını açmaya başlayan Alanya Arkeoloji müzesi yaz sezonunda en yüksek ziyaretçiye ulaşmaktadır. Turistler yerli yaşayanlardan daha fazla ziyaret etmektedir. Giriş ücreti 5 Türk Lirası olarak fiyatlandırılmış olup. Tatil günü Pazartesi’dir.
Ziyaret saatleri ise sabah 09.00 akşam ise 18.00 son ziyaret saatidir. Mutlaka ziyaret etmeyi unutmamalısınız.