Ülkemizin 12. En büyük kenti olan Diyarbakır gezilecek yerler bakımından çok zengindir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin ortasında yer alan Diyarbakır, 15.272 kilometrekare yüz ölçümüne sahiptir. Diyarbakır’ın doğusunda Muş ile Batman, kuzeyinde Bingöl-Elazığ, güneyinde Mardin, batısında da Adıyaman-Şanlıurfa ve Malatya illerimiz yer alıyor. Elazığ ilimizin sınırından geçen Dicle Nehri, Diyarbakır ilimizden geçerek akarsularında aynı zamanda hemen hemen hepsini topluyor. Yaz dönemlerinde 46 dereceyi bulan sıcaklıklar nedeniyle Diyarbakır’da mimari, düz damlı evler şeklinde dizayn edilmiştir. Diyarbakır ilimiz 17 tane ilçeye sahip o ilçeleri şöyle sıralayabiliriz:
- Sur
- Bağlar
- Hazro
- Çermik
- Yenişehir
- Kocaköy
- Ergani
- Çüngüş
- Kayapınar
- Silvan
- Bismil
- Hani
- Kulp
- Çınar
- Eğil
- Lice
- Dicle
Diyarbakır hem eski zamanlarda hem de günümüzde Anadolu’nun modern şehirlerinin başında geliyor. Özellikle Diyarbakır’da ki Cadde 75 üzerinde gezinirken İstanbul’un dahi çoğu semtlerine taş çıkarttığını yakından görebilirsiniz. İşte bu yüzden de Diyarbakır gezilecek yerler bakımından çok zenginleşmiştir…
Diyarbakır Tarihi
Diyarbakır, birçok medeniyetin geçiş noktasında bulunması sebebiyle özellikle tarihi açıdan ülkemizin önemli kentleri arasında yer alıyor. Tarihte anıldığı gibi Diyarbakır günümüzde de mimari yapılarıyla birlikte çeşitli kültürleri de içerisinde barındırması sebebiyle önemini koruyor. Diyarbakır’da gerçekleşen kazı çalışmalarının ardından; Yontma Taş Devri (Paleolitik) ile başlayarak Cilalı Taş(Neolitik) Döneme kadar giden tarihi kalıntılara rastlanılmıştır. Bu durumu; Silvan ilçesi yakınlarındaki Hassuni Mağara Kenti’yle Ergani civarındaki Hilar Mağaraları çok iyi kanıtlıyor. Dicle Nehri’yle kollarının üzerinde konumlanan Eğil ilçesi ve Çermik’in Sinag Çayı’ndaki kabartmaları da belirttiğimiz dönemlere en iyi örneklerdir.
Osmanlı Devleti’nin egemenliğine girmeden önce Diyarbakır şu medeniyetlerin ev sahibi olmuştur: Asurlular, Ermeniler, Eyyubiler, Urartular, Moğollar, Persler, Romalılar, Ermeniler ve Bizanslılar… Osmanlı zamanında doğu taraflarına seferler düzenleyen orduların da aynı zamanda Diyarbakır hareket kışlasıyla üssü konumunda olmuştur. Cumhuriyet zamanındaysa Diyarbakır 1993 tarihinde büyükşehir statüsüne kavuştu. Volkanik dağ özelliği taşıyan Karadağ’ın eteklerinde kurulan Diyarbakır’da 33 kavme ait izlere rastlayabilirsiniz. Diyarbakır surlarla ünlü bir şehrimiz olarak çok dikkat çekiyor. Özellikle kente geldiğinizde ilk anıt görünümlere sahip olan ve kentin çevresini saran surlar dikkatinizi çekecek. Tarihiyle, kültürüyle kısacası her açıdan Diyarbakır gezilecek yerler olarak çok zengin bir ilimizdir diyebiliriz.
Diyarbakır surları; 82 burçtan, 5.5 km uzunluktan, 4 tane de kapıdan oluşmuştur. M.S. 4.yy’da yapımı gerçekleşen surlar sayesinde kent; Yukarı Mezopotamya’da ki kale şehirlerini anımsatıyor. Diyarbakır surları aynı zamanda “Kitabeler Manzumesi” diye de geçiyor. Diyarbakır surlarındaki kitabelerde, surları inşa eden ustalarla, döneminin padişahlarının isimleri geçiyor. Bizans, Abbasi, Osmanlı, Roma, Eyyubi, Roma ve Selçuklu kitabelerinin sur burçlarını oluşturduğunu söyleyebiliriz. Kavimlere ait tüm izleri surlarda görebilirsiniz.
Diyarbakır surları ayrıca her tarafa açılan 4 tane kapıdan oluşmuştur. Diyarbakır için önem arz eden kapıları ve özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:
Su Kapısı: Kentin Dicle Vadisi içerisindeki bahçelere giden kapısı olma özelliği taşıyor.
Harput Kapısı: Günümüzde bu kapı; Güzel Sanatlar Galerisi özelliği taşıyor ve o amaçla kullanılıyor.
Mardin Kapı: Hem doğuya hem de güneye açılmış olan kapı özelliğine sahiptir… Doğuyla tamamen bağların kurulmasını sağlayan bu kapı, dışarıdan gelecek konukların ihtiyaçlarının giderilmesi için inşa edilmiştir.
Urfa Kapı: Osmanlı Devleti’nin gücünün gösterilmesini simgeleyen bir yapı olarak dikkat çekiyor. Günümüzde trafiğe açılan bu kapının geçmişteki öyküsü çok ilgi çekicidir… Ordular seferlere giderlerken Urfa kapı açılırmış. Fakat ordular seferlerden dönüş yaptıktan sonrada diğer seferlere kadar tekraren örülürmüş.
Diyarbakır Gezilecek Yerler Listesi
Yüzyıllardır çeşitli medeniyetlere ve kültürlere ev sahipliği yapan şehir Diyarbakır geziler yerler bakımından yukarıda bahsettiğimiz üzere çok alternatif bizlere sunuyor. Tarihi camilerinden tutunda kalelerine, kervansaraylarına, hanlarına ve köprülerine kadar pek çok seçenek bizlere sunuyor. Gezginlerin uğrak noktalarından olan Diyarbakır’ı tam anlamıyla gezebilmek için birkaç gün mutlaka ayırmalısınız.
Diyarbakır’ın mutlaka görülmesi gereken yerlerini şöyle sıralayabiliriz:
- Diyarbakır Ulu Cami
- Tarihi Hasan Paşa Hanı
- Malabadi Köprüsü
- Diyarbakır Surları
- Ziya Gökalp Müzesi
- Arkeoloji Müzesi
- Meryem Ana Kilisesi
- Dört Ayaklı Minare
- Mesudiye Medresesi
- Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi
- Sülüklü Han
- Hevsel Bahçeleri
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Ulu Cami
İslam ordularının M.S. 639’da Diyarbakır’ı ele geçirmesiyle birlikte Mar-Toma adlı kilise camiye çevrilmiştir. Kilise camiye çevrildikten sonrada Ulu Camii adını alarak, Anadolu’ da ki en eski camiler içerisine girmiştir. Diyarbakır Ulu Camii, sağlamlığıyla dikkat çekmekle birlikte mimari olarak da kara taşlardan inşa edilmiştir. İslam dünyasında “5. Harem-i Şerif” diye ünlenen Ulu Cami’nin duvarlarına baktığınızda çok sayıda uygarlığa ait kitabelerle karşılaşabilirsiniz.
Diyarbakır Ulu Camii, Şafiler ve Hanefiler olmak üzere 2 bölümden oluşuyor. Batı-doğu maksuresi ve minaresi, 2 tane Mesudiye-Zinciriye olarak adlandırılan medresesi, külliyesi, dikdörtgen avlusu da aynı zamanda Diyarbakır Ulu Cami’de yer alıyor. Diyarbakır gezilecek tarihi yerler içerisindeki bu caminin 3 tane girişi bulunuyor. Ulu Cami’nin ana girişindeki kapı kemerli olmakla birlikte aslanla, boğanın burada mücadelesinin simgelendiği simetrik iki tarafı olan kabartmalar mevcuttur. Şafiler kısmının Mesudiye Medresesi’ne açılmış olan kapısındaysa, popüler güneş saati yer alıyor. Caminin popüler aksesuarlarından olan güneş saati 800 senelik olup, El-Cezeri tarafından yapılmıştır.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Tarihi Hasan Paşa Hanı
Diyarbakır Ulu Camii karşısındaki Tarihi Hasan Paşa Hanı ile ilgili bilgilere üzerinde yer alan kitabeden ulaşabiliriz. Osmanlı Valisi olan Vezirzade Hasan Paşa; 1572-1573 seneleri içerisinde bu hanı yaptırmıştır. Evliya Çelebi 17.yy’da Diyarbakır’a geldiğinde de, hana övgüler yağdırmıştır. Diyarbakır’ın büyük hanları içerisinde yer alan bu yapı içinde günümüzde; antikacılara, restorancılara, kitapçılara ve kafe tarzı dükkânlara rastlayabilirsiniz.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Malabadi Köprüsü
Dünyadaki en geniş kemere sahip taş köprü olma özelliği taşıyan Malabadi, Artuklu Beyliği’nden kalmadır. 40.86 metrelik açıklığı ve ana kemeri olan Malabadi Köprüsü’nün 2 tarafındaysa yolculara ve kervanlara özel odalarla, barınaklar yer alıyor.
1147’de Artuklular’ın zamanında Timurtaş Bin-i İlgazi Malabadi Köprüsü’nü yaptırmıştır. Malabadi Köprüsü; Türk sanat uzmanı Albert Gabriel, ünlü gezginimiz Evliya Çelebi başta olmak üzere çok önemli kişşilerin övgüsüne nail olmuştur. Özellikle Evliya Çelebi, Malabadi Köprüsü’nün mühendislikle alakalı sanat kısmına övgüler yağdırmıştır. Albert Gabriel’de yapıldığı dönemi işaret ederek döneminden çok üstün şekilde inşa edildiğini vurgulamıştır. Hatta Albert Gabriel’e göre; Malabadi Köprüsü’nün açıklığına da Ayasofya’nın Kubbesi dahi sığabilir.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Surlar
Diyarbakır halkı tarafından surlar beden diye tabir ediliyor. 5 km uzunluğa sahip olan surların yerden ortalama yükseklikleriyse, 10 ile 12 metre arasında değişiyor. Diyarbakır gezilecek önemli yerler içerisindeki surlar, hem görsellik hem de tarihi bakımdan çok dikkat çekiyor. Diyarbakır’a gelen yerli ve yabancı turistlerin övgüsünü kazanan surları mutlaka görmenizi tavsiye ediyoruz. Diyarbakır’ın simgesi olan surlar aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesi içine de girmeyi başarmıştır. Dünyada Çin Seddi’nin sonrasında gelen en uzun duvara sahip olma unvanını da Diyarbakır Surları taşıyor. Diyarbakır Surlarına kuşbakışı şeklinde baktığınızda özellikle kalkan balığını andırdığını göreceksiniz.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Ziya Gökalp Müzesi
Ünlü yazar Ziya Gökalp’in memleketinin Diyarbakır olduğunu söyleyebiliriz. 1876 yılında Ziya Gökalp bu evde doğmuştur. Ziya Gökalp’in doğduğu ve büyüdüğü bu ev, 1956’da müze şekline getirildi. Müze haline getirilen evin içinde; Gökalp’e özel fotoğraflara, eşyalara, yöresel etnografik eserlere ve kütüphanesinde ki kitaplara da aynı zamanda ulaşabilirsiniz.
Bazalt taş ile 1806 senesinde inşa edilen iki kata sahip olan ev, hem sivil mimarisiyle hem de sergilenen eşyalarıyla çok dikkat çekiyor. Diyarbakır’da ki yapılarla kıyaslandığında çeşitli özellikleri barındırdığını Ziya Gökalp Müzesi’nin söyleyebiliriz. Müze ayrıca sıralı şekildeki 3 kanattan oluşmuştur. Kanatların tek kat ile zeminden oluştuğunu söyleyebiliriz. Genellikle Diyarbakır’ın evlerinin içlerinde yer alan havuz, avlu ortasında değil de, eyvan içlerine yerleştirilip mimari bakımdan farklı bir özellik katmıştır.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Arkeoloji Müzesi
Diyarbakır Arkeoloji Müzesi, şehirde ilk müze olma unvanını taşıyor. Ulu Cami devamı Zinciriye Medresesi içerisinde 1934’te açılmıştır. 1985 senesindeyse, günümüzdeki faaliyet halindeki binasına taşınmıştır. Neolitik Çağ itibariyle; Urartu, Bizans, Eski Tunç, Selçuklu, Asur, Osmanlı, Roma, Akkoyunlu ve Selçuklu dönemlerine ait eserleri de müzede bulabilirsiniz. Genişçe bir alanın üzerine inşa edilen müzede; çok amaçlı laboratuvarlar, modern konferans salonu ve fotoğraf atölyesi de vardır.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Meryem Ana Kilisesi
Sur ’da yer alan Meryem Ana Kilisesi’nin 3. yüzyıla ait olduğunu söyleyebiliriz. Diyarbakır’da yaşamını sürdüren Ortodoks Süryanileri ’ne ait olan Meryem Ana Kilisesi; Geç Roma zamanından kalma kapısıyla ve mihrabıyla çok dikkat çekiyor. Diyarbakır gezilecek tarihi yerler içerisinde büyük önem taşıyan Meryem Ana Kilisesi; dört avludan, divanhanen aynı zamanda da din adamlarının yaşamış oldukları bölümlerden de meydana gelmiştir.
Kilise; ahşap işçilikleriyle, parmaklıklarıyla, ikonalarıyla, sütun başlıklarıyla, kürsüleriyle ve sütunlarıyla da ünlenmiştir. M.S. 280’de kiliseye çevrilen Meryem Ana, Şemsiler’in tapındığı yer olarak düşünülüyor. Diyarbakırlı Süryaniler tarafından kapsamlı ortak çalışma yapılarak kilise, 2005’te tarihi kimliğinin tamamen yansıtıldığı bir yapıya dönüştürülmüştür.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Dört Ayaklı Minare
Balıkçılarbaşı’nda konumlanan Dört Ayaklı Minare’nin çok sayıda isminin olduğunu söyleyebiliriz. Aslen Şeyh Mutahhar Cami diye anılan bu yapının dört tane minaresi vardır. O nedenle Dört Ayaklı Minare isminin kullanıldığını söyleyebiliriz. Yekpare taş sütunların üzerine dört köşe şeklinde inşa edilen yapının, Anadolu’da örneğinin tek olduğunu söyleyebiliriz.
Minarenin dört ayağıysa, İslam’ın dört tane mezhebini simgeliyor. Yöre halkı tarafından benimsenen inanışa göreyse; 7 kez sütunların alt tarafından geçenlerin dileklerinin kabul olduğudur… 1500’lü senelerde Akkoyunlular’ın yaptırmış olduğu Dört Ayaklı Minare, Sultan Kasım’ın emriyle Şeyh Mutahhar’ın kabri olan arsanın üzerine yapılmıştır. Dört Ayaklı Minare; Akkoyunlular’a ait önem arz eden anıtsal eser olarak karşımıza çıkıyor.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Mesudiye Medresesi
Ulu Cami kuzeyindeki onunla birleşik olan Mesudiye Medresesi, kentteki ilk büyük medrese olma unvanını taşıyor. Üzerinde yer alan kitabeye göre; Artuklu Melikül Mesut Kutbudin Ebu Muzaffer Sokman döneminde inşası gerçekleşmiştir. Hem kitabeleriyle hem de motifleriyle önemli sanat eseri özelliği taşıyan medrese olduğunu söyleyebiliriz.
Medrese avlusunda yer alan mihrabın ustaca 2 yanına yerleştirilen döner taş sütunlarıysa binada gerçekleşebilecek kaymayı ya da çökmeyi tespit edebilmek adına koyulmuştur. Mesudiye Medresesi, ayrıca Anadolu’da ki ilk üniversite olma özelliğine sahiptir. Medresede yer alan kitabeye göre; dört Sünni mezhebin fıkıh derslerini burada aldığıdır. Kesme taşlardan iki katlı şekilde inşa edilen bu medresenin ortasında kare tarzında avlu bulunuyor. Avluda aynı zamanda iki kattan oluşan kemerlerle birlikte çeşitli süslemelerin ve kabartmalarında olduğu kısımlar mevcuttur.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi
Diyarbakır evleri denildiğinde ilk aklımıza gelen örneklerden birinin Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi olduğunu söyleyebiliriz. Diyarbakır gezilecek yerler listesi içerisindeki bu müze, 1973’te Kültür Bakanlığı’nca temin edilip, müzeye çevrilmiştir. Cahit Sıtkı Tarancı 1910’da bu evde hayata gözlerini açmıştır. Kent merkezinde yer alan bu müzede, ünlü edebiyatçımız Cahit Sıtkı Tarancı’ya ait; eşyalarla, mektuplarla, kitaplarla ve şiirlerle karşılaşabilirsiniz.
Diyarbakır’ın iklimine göre 1733’te Cahit Sıtkı Tarancı’nın evi dizayn edilmiştir. Baharlık, yazlık ve kışlık bölümleri olan ev; orta avlulu, içine dönük, çok pencereli şekilde inşa edilmiştir. Evin orta avlu tarafında yuvarlak havuz yer alıyor. Cahit Sıtkı Tarancı’nın evi, Diyarbakır’ın evlerini çok güzel temsil ediyor. Günümüzde valilik tarafınca restore çalışmaları yapılarak, güzel bir müze haline getirilmiştir.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Sülüklü Han
Tarihi bakımdan çok öneme sahip olan Sülüklü Han; 1683’te Hanilioğlu Mahmut Çelebi’yle kız kardeşi Atike Hatun’un yaptırdığı yapı olarak dikkat çekiyor. 2010 yılında Sülüklü Han restore edilip sonrasında hizmet vermeye başladı. Hanın içinde yer alan kuyudan eski zamanlarda doktorlar sülük çıkarırlardı. Buna bağlı olarak da hanın ismi Sülüklü koyulmuştur. Kurtuluş Savaşı’nda Sülüklü Han, süvari birliklerin karargâhı şeklinde kullanılıyordu. Sülüklü Han’ın alt tarafı depo ile hayvanların konakladığı bölüm olarak kullanılmıştır. Üst tarafıysa, dinlenme odaları şeklinde tasarlanmıştır.
Sülüklü Han kapısında; siyah bazalt taşla tasarlanan kitabe bulunuyor. Sülüklü Han’ın kapısının üzerindeki kitabenin 5 dilde yazıldığını söyleyebiliriz. O diller şunlardır; Kırmançe, Süryanice, Türkçe, Zazaca ve Ermenicedir… Sülüklü Han’ın; şarapları, kahvaltısı ve sütlü melengiç kahvesi meşhurdur diyebiliriz. Eski dönemlerde, üç kata sahip olan ve her katında da 18 oda yer alan han günümüze kadar maalesef tek katlı şekilde gelmiştir.
Diyarbakır Gezilecek Yerler; Hevsel Bahçeleri
Unesco’nun Kültür Mirası Listesi’ndeki Hevsel Bahçeleri, 10’a yakın memeli ve 50’den fazla da kuş türlerini içerisinde barındırmasıyla dikkat çekiyor. Diyarbakır gezilecek doğal yerler başında yer alan Hevsel Bahçeleri, fotoğraf tutkunlarının daimi çekim merkezi haline gelmiştir. Hevsel Bahçelerinin manzarası, tüm ziyaretçileri tarafından tam not alıyor.
Diyarbakır Mutfağı
Binlerce senelik köklü tarihiyle dikkat çeken Diyarbakır, mutfağıyla da adından çok söz ettiriyor. Zazalara, Araplara, Süryanilere, Yahudilere, Ermenilere, Türklere, Kürtlere ve Yahudilere Diyarbakır kapılarını açmıştır. Kırmızı etin, acının, bulgurun, tereyağının, pirincin, ekşinin ve baharatın yaygın şekilde görüldüğü bir mutfak olarak karşımıza çıkıyor. Diyarbakır’ın ünlü lezzetlerini şöyle sıralayabiliriz:
- Lahmacunuyla,
- Etli ve buğdaylı keşkek,
- Çiğ köftesiyle,
- Kaburga dolmasıyla,
- Yoğurt ve buğdaydan yapılan lebeni,
- Sac tavasıyla,
- Patlıcanla ve kuşbaşı etiyle yapılan meftune
- Ciğer kebabı
- Kadayıf tatlısı
- Sütlü Nuriye
Yukarıdaki lezzetler haricinde Diyarbakır’ın diğer ünlü lezzetlerini de; karpuzu, melengiç kahvesi, Süryani şarabı ve meyankökü olarak belirtebiliriz.
Diyarbakır Ulaşımı
Diyarbakır’a ulaşım; hem havayoluyla hem de kara ve demiryoluyla gerçekleşiyor. İzmir, İstanbul ve Ankara’dan Diyarbakır’a her gün uçuşlar var. Adana ve Antalya’dan Diyarbakır’a havayoluyla gidebilmek için haftanın belirli günlerini beklemeniz gerekiyor. Adana-Elazığ güzergâhında ki Fırat Ekspres’te Diyarbakır’dan geçiyor.
Eğer Diyarbakır’a gelirken karayolunu tercih edecekseniz, ülkemizin her noktasından otobüs seferlerinin olduğunu söyleyebiliriz. Diyarbakır şehir içi ulaşımı konusunda ülkemizin en gelişmiş yerlerinden olduğu söylenebilir. Diyarbakır’ın merkezini yaya şekilde rahat gezebilirsiniz. Toplu taşıma araçları olarak Diyarbakır’da; minibüsler, belediye otobüsleri ve dolmuşlar kullanılıyor.
Diyarbakır’da Yapılacak Aktiviteler
Diyarbakır’a yolunuz düştüğünde mutlaka; surlarını, müzelerini, camilerini, kiliselerini kısacası tüm tarihi yerlerini gezmelisiniz. Diyarbakır’a gittiğinizde, kesinlikle yöre halkının sohbetine katılınız. Esnafıyla sohbetin dibine vurunuz. Sülüklü Han’a giderek, ağacın gölgesine oturarak kitap okuyabilirsiniz. Bilindiği üzere Diyarbakır gezilecek önemli yerler bakımından çok zengindir. Sizde Diyarbakır’ı yakından tanımak adına bu önemli yerlerini mutlaka gezip, oralarla ilgili küçük anılar biriktirebilirsiniz.
[alert-note]Diyarbakır Gezilecek Yerler başlıklı yazımızı okuyup Diyarbakır’a gitmeye karar verdiyseniz, ayrıca Mardin Gezilecek Yerler yazımızı okuyarak Mardin hakkında bilgi sahibi olabilir ve burayı da keşfedebilirsiniz. Ayrıca bizi İnstagram üzerinden @yaz_tatilii adresinden takip edebileceğinizi unutmayınız.[/alert-note]