Güneydoğu Anadolu’da kışın gezilecek yerler başlıklı yazımızda doğası ve kültürel geçmişi ile nam salan bölgemizde kışın nereler gezilebilir, nerelerde tatil yapılabilir onlardan bahsedeceğiz. Yerli ve yabancı çok sayıda turistin gezip seyahat ettiği bölge daha çok tarihi yapılarıyla öne çıkıyor. Dünya üzerindeki ilk yaşam belirtilerinin ve beraberinde buralarda yaşamış medeniyetlerin kalıntıları bulunmaktadır. Bu nedenle tarihi ve turistik anlamda oldukça mühim bir bölgemizdir.
Güneydoğu Anadolu bölgesinde yer alan illerimiz, yazları oldukça sıcak ve bunaltıcı bir havaya sahip olmaktadır. Bu nedenle yaz aylarında buralarda gezmek ve tatil tarzı etkinlikler yapmak pek mümkün olmamaktadır. Hal böyle olunca bölgedeki gezilip görülecek yerler en çok kış aylarında ziyaret edilmektedir. GAP bölgesi olarak da tanınan civar, yerli ve yabancı birçok turist kafilesinin ve bireysel ziyaretçilerin akınına uğruyor diyebiliriz.
Güneydoğu Anadolu’da kışın gezilecek yerler genel olarak tarihi Mezopotamya coğrafyasında yer almaktadır. İnsanlık tarihini alt üst eden ve yeniden yazılmasına neden olan antik şehirleri, farklı kültürlere ve inanışlara ait ibadethaneleri, mağara evleri, tarihi yapıları ve eşsiz lezzetleriyle keşfedilmeyi bekleyen tüm güzellikleri ile siz kıymetli ziyaretçilerini sabırsızlıkla bekliyor.
Balıklı Göl Şanlıurfa
Balıklı Göl, İslam inancına göre önemli bir yere sahiptir. İbrahim (A.S)’ın zamanın hükümdarı Nemrut tarafından ateşe atıldığı ve ilahi bir güçle ateşin suya, odunların da balıklara dönüştüğü mucizenin gerçekleştiği bölgedir. O günden bu yana binlerce yıl geçmesine karşın göl ve balıklar büyük bir saygınlık görür. Her yıl çok sayıda turist tarafından ziyaret edilir. Yaz aylarında aşırı sıcaklar nedeniyle burayı ziyaret etmek için kış ayları en müsait zamanlardır.
Zeugma Antik Kenti Gaziantep
Zeugma Antik Kenti bir diğer adıyla Belkıs, Nizip merkeze yaklaşık 10 km mesafededir. Büyük İskender devrinde kurulan iki şehrin arasında köprü vazifesi gördüğü için bulunduğu tepeye köprü anlamına gelen Zeugma adı verilmiştir. Roma döneminde oldukça gelişen Zeugma kenti, sarayları ve zengin evleri süsleyen mozaikleri ile tanınmaktadır.
Bölgede yapılan kazılarda elde edilen mozaikler de bunun bir kanıtı olarak sergilenmektedir. Dünyanın en değerli mozaikleri olarak kabul gören bu eserler mutlaka ziyaret edilmesi gereken en önemli kıymetlerimizdendir.
Diyarbakır Kalesi ve Surları
UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Diyarbakır Kalesi ve Surları, iç ve dış kale olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Dağ Kapı, Urfa Kapı, Yeni Kapı ve Mardin Kapı olmak üzere 4 ana kapısı bulunmaktadır. Ayakta kalan 82 burcu bulunan kale yapılan tadilatlar sonrası yeniden ziyarete açılmıştır.
5 bin yıl öncesine dayanan tarihi ve büyüklüğü ile Çin Seddi’nden sonraki en büyük savunma duvarı olarak bilinmektedir. Surların yüksekliği 5 -12 m arasında değişirken duvar kalınlıkları ise 3 ila 5 metre arasında değişmektedir. Kışın Güneydoğu’da gezilebilecek yerler arasında burayı listenize mutlaka eklemelisiniz.
Nemrut Dağı ve Milli Parkı Adıyaman
Kahta ilçesi sınırlarında yer alan Nemrut Dağı ve Milli Parkı Dünyanın 8. Harikası olarak kabul görmektedir. 13.827 m2 yüzölçümüne sahip alana eski çağlarda Kommagene adı verilmektedir. Bölgede yapılan arkeolojik kazılar sonucunda dev heykeller, Antiochos tümülüsü ve birçok kalıntı ortaya çıkarılarak dünya kültürüne armağan edilmiştir. Kış aylarında daha rahat gezilebilecek bölgede Yenikale, Eskikale, Cendere Köprüsü ve Karakuş Tepe gibi gezilecek daha pek çok yer bulunmaktadır.
Nemrut Dağı dev heykellerin yanı sıra dünya üzerindeki en iyi gün doğumu ve batımı manzarasıyla müthiş bir seyir sunmaktadır. Dünyanın her bir yanından sırf gün doğumu ve batımını izlemek için gelen çok sayıda turist bulunmaktadır.
Malabadi Köprüsü Batman
Güneydoğu Anadolu’da kışın gezilecek yerler arasında Malabadi Köprüsü mutlaka yer almalıdır. Yaklaşık 9 asır evvel inşa edilen köprünün yapım tarihi Artuklular devrine denk gelmektedir. Dicle Nehri’ne birleşen Batman Çayı üzerinde yer alan köprü tek ana kemerlidir ve iki yana meyilli köprüler grubundan oluşmaktadır. Üzerinde güneş, hayvan ve insan figürleri işlenmiş olan köprü günümüzde sağlam bir şekilde ayakta durmaktadır.
Deyrulzafaran Manastırı Mardin
Artuklu ilçesine 5 km mesafede yer alan Deyrulzafaran Manastırı, adını etrafında yetişen safrandan almaktadır. Yaklaşık 7 asırdır Süryani Ortodokslara hizmet eden yapı, bugünkü şeklini 18. asrın sonlarında almaya başlamıştır. 1876 yılında İngilizler tarafından satın alındıktan sonra matbaa olarak kullanılmaya başlanmıştır.