Kuzguncuk Sevgiliyle Gezilecek Yerler arasında ilk tercihiniz Kuzguncuk Sahili olabilir. Kuzguncuk’a adım atar atmaz sahilinin o eşsiz manzarasını ve mis gibi deniz havasını içinize çekerek yürüyebilirsiniz. İstanbul Boğazı’nın hemen kıyısında bulunan bu eşsiz yerin her tarafı ayrı bir manzara adeta. Çırağan Sarayı’nın karşıdan size doğru baktığı ve Boğaz’ın dans eden sularında sağa sola giden gemileri hayal edin kulağa harika geliyor değil mi?
Çınaraltı Meydanı, Kuzguncuk sahilinin ana merkezi konumundadır. Burada yer alan tarihi çay evleri ve kahvehanelerde, parklarda oturabilirsiniz. Eğer Boğaza karşı güzel bir ziyafet çekmek istiyorsanız İsmet Baba meyhanesine gidebilirsiniz.
Kuzguncuk Sevgiliyle Gezilecek Yerler: Kuzguncuk Sokakları
Kuzguncuk, İstanbul’un en nostaljik ve en eski semtlerinden biridir. Her bir köşesi ayrı güzel olan Kuzguncuk’un sokak ve caddelerinde yürüdükçe kendinizi bir film sahnesindeymişsiniz gibi hissedeceksiniz. Zaten o eşsiz sokakları sinema, dizi ve edebiyat tarafında da oldukça beğenilmiş olacak ki pek çok eserde Kuzguncuk karşımıza çıkmıştır. Özellikle Paşalimanı Caddesi, Kuzguncuk Çarşı Caddesi, Kuzguncuk İcadiye Caddesi, Uryanizade Sokağı, Simitçi Tahir Sokağı ve Perihan Abla Sokağı’nı mutlaka gezin.
Kuzguncuk Evleri
Kuzguncuk’un o şahane sokaklarına renk katan ve özel kılan bir diğer unsur da tabiki Kuzguncuk evleridir. Tarihi semte yayılmış pek çok birbirinden özel, gösterişli ve rengârenk tarihi evleri görebilirsiniz. Genellikle 2 veya 3 katlı, cumbalı, rengarenk köşk ve evler Osmanlı mimarisinin harika örnekleri olarak karşımıza çıkıyor. Çoğu tabi ki günümüze gelene kadar restore edilmiş ancak orijinalliklerini korumuşlardır. Eğer fotoğraf çekilecek güzel bir yer arıyorsanız Kuzguncuk’un sokakları ve rengârenk, duvarları çiçeklerle bezenmiş köşkleri tam da size göre.
Cemil Molla Köşkü
Kuzguncuk ile Beylerbeyi arasında yer alan, tarihi, görüntüsü ve manzarası ile görenleri hayrete düşüren Cemil Molla Köşkü, 1885 yılında Osmanlı Devleti’nin önemli kişilerinden biri olan Cemil Molla tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı mimarisini çok güzel bir şekilde temsil eden bir yapıdır. Cemil Molla uzun zaman boyunca hayalini kurduğu ve planladığı köşkünü Sinyor Alberti adındaki İtalyan bir mimara yaptırmıştır.
Tüm odaları deniz manzarasına bakan harika yapısı, vitraylar ile örülü odaları ve yaldızlı tavanları ile inanılmaz bir görüntü oluşturan, sürekli sıcak kalması için hamam taşları ile özenle tasarlanmıştır. Köşk her anlamda harika detaylarla bezenmiş ve Köşk yapıldığı dönemde İstanbul sakinleri tarafından 8. dünya harikası diye anılmış ve çok beğenilmiştir. Cemil Molla Köşkü döneminde aydınların toplanıp sanat ve kültür akşamları düzenlediği ve oturup sohbetler ettiği, müzikli eğlencelerin planlandığı bir yerdir. Daha sonra da köşk dönemin sanat ve kültür merkezi görevini üstlenmiştir.
Kuzguncuk Sevgiliyle Gezilecek Yerler
Mimari özelliklerinin dışında ilklere de vesile olmuş ve tarihi bir öneme de sahiptir. Cemil Molla Köşkü, Osmanlı döneminin sadece saraylarda kullanılmış olan özelliklerini bu köşke taşımış, kalorifer, telefon ve elektriğin, özel sinema salonunun ve de fotoğraf stüdyosunun saray dışında kullanıldığı öncü ilk köşk olarak tarih kayıtlarına geçmiştir. Şu anda günümüzde özel bir şirketin özel mülkiyeti olarak kullanılmakta olduğu için maalesef ziyaretçilere kapalıdır.
Ancak köşkü karşıdan izlemek bile inanın insanı oldukça keyiflendiriyor. Cemil Molla Köşkü, Cemil Molla’nın ölümünden sonra çeşitli rivayetlere konu olmuş ve hatta gazetelerde bile haberleri çıkmıştır. Ölümünden sonra ailesinin ve daha sonrasında bu köşke taşınan kişilerin evde huzursuz oldukları, paranormal olayların meydana geldiği ve bu yüzden de bugün dahi bazı kimseler tarafından Cemil Molla Köşkü perili ev olarak anılmaktadır. Köşkte çalışan işçilerin dillerinin tutulması, evin bir anda görünmez olup ortadan kaybolması gibi pek çok rivayet vardır.