Antalya’nın tarihi ve kültürel zenginliklerinden biri olan Mevlevihane Müzesi, farklı dönemlere ait yapıları ve türbeleriyle dikkat çekmektedir. Bu müze kompleksi, Mevlevihane, Hamam, Zincikıran Mehmet Bey ve Nigâr Hatun Türbeleri’ni içermektedir.
Mevlevihane Yapısı
Mevlevihane yapısı, Antalya’nın simgelerinden Yivli Minare’nin de bulunduğu bir yapılar topluluğunun içinde yüksek bir teras üzerinde yer alır. İki katlı kâgir bir yapı olan Mevlevihane, 13,45×32,22 metre ölçüsündedir. Ana mekâna girilen güney cephesinde kemerli bir kapı bulunur. Ana mekânın doğusunda sivri tonozla örtülü bir eyvan, kuzeydoğusunda bir, kuzeyinde iki, batısında üç adet beşik tonozlu oda bulunmaktadır. Bu odaların Mevlevihane’de kalan dervişler tarafından kullanıldığı düşünülmektedir.
Mevlevihane Hamamı
Mevlevihane Hamamı veya Yivli Minare Hamamı olarak da bilinen yapı, dikdörtgen bir plana sahiptir ve özel kullanıma uygun olarak tasarlanmıştır. Osmanlı Devri’nde 16. yüzyılın başlarından itibaren Mevlevihane hamamı olarak kullanılmıştır.
Nigâr Hatun Türbesi
II. Bayezid’in oğlu Şehzade Korkud’un ve Fatma Sultan’ın annesi olan Nigâr Hatun’un türbesi, düzgün kesme ve moloz taş ile tuğla kullanılarak inşa edilmiştir. Üslup olarak Selçuklu türbelerini andıran bu türbe yapısının, en erken 15. yüzyıl Osmanlı Dönemi’nde yapılmış olabileceği düşünülmektedir.
Zincirkıran Mehmet Bey Türbesi
Zincirkıran Mehmet Bey Türbesi, kare kaide üzerinde yükselen sekizgen gövdeli ve piramidal külahlı bir yapıdır. İçerisinde üç sanduka bulunmaktadır. Türbenin yapımıyla ilgili bilgi veren kitâbede, Yunus Bey oğlu, Mahmud oğlu Muhammed tarafından merhum oğlu Ali için Aralık ayı sonları 1377 tarihinde inşa ettirildiği yazılıdır.
Antalya Mevlevihane Müzesi, zengin tarihi ve mimari yapısıyla ziyaretçilere geçmişi keşfetme fırsatı sunmaktadır. Müze, tarihi eserleriyle ve mimari özellikleriyle kültürel birikimimizin önemli bir parçasını oluşturmaktadır.